BURSA’DA ATIL KUTOĞLU RÜZGÂRI

STYLE

0

Dünyaca ünlü modacı Atıl Kutoğlu, Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği’nin (UTİB) davetlisi olarak Bursa’ya geldi. Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) çatısı altında ‘Günümüz Modası & trendleri’ konulu söyleşi düzenleyen Atıl Kutoğlu, kreasyonlarında 10 yaşına kadar yaşadığı Bursa’dan ilham aldığını söyledi.

UTİB Yönetim Kurulu üyesi Pınar Taşdelen Engin ve UTİB danışmanı Haluk Ogan’ın da konuşmacı olduğu söyleşiye, çok sayıda UTİB üyesi katıldı.

Dünyada ‘Made in Turkey’ etiketi aranıyor…

Söyleşinin açılış konuşmasını yapan Pınar Taşdelen Engin, tekstil sektörünün başarılı olmasında modanın, tasarımların, trendlerin, dolayısıyla tasarım ekiplerinin çok büyük önemi olduğunu belirterek, “Hepinizin bildiği gibi geçtiğimiz yüzyılda tekstil tasarımı ve modada söz sahibi olan İngiltere ve Fransa’nın yerine 1970’lerde İtalya geçti.   Şimdi ise Türkiye güçlü adımlarla özellikle trend, moda, marka üçgeninde İtalya’nın yerini alıyor. Dünyanın pek çok pazarında üst segment ürün taleplerinde ‘Made in Turkey’ etiketi aranır oldu. Bizde UTİB olarak, Türkiye’de tekstil sektörünün rekabet gücünün artırılmasını ve uluslararası pazarda moda ve trend yaratabilecek bir konuma gelmesini destekleyen çalışmalar yürütüyoruz. Bu kapsamda bugün sizlerle dünyaca ünlü Türk modacı Atıl Kutoğlu’nun başarı hikâyesini paylaşmak için burada bir araya geldik. Kendisine davetimizi kırmayıp geldiği için hepinizin huzurunda teşekkür ediyorum ”dedi.

Modanın mutfağına Vakko sayesinde girdim…

10 yaşına kadar Bursa’da yaşadığını ve moda yaşantısında Bursa’dan ilham aldığını ifade eden Atıl Kutoğlu ise, “Bursa’da yaşadığım süre boyunca hem sanat, hem kültür, hem de spor alanında çeşitli faaliyetleri olan bir çocuktum. Lise yaşantımda ise daha çok çizime meraklıydım. İstanbul Alman Lisesi’nde okurken, Vakko ve Beymen’den çok ilham aldım. Bu yönde çizimlerimi geliştirerek o zamanlar hayatta olan Vitali Hakko’ya gösterme şansı buldum. Ne güzeldir ki kendisi çizimlerimi oldukça beğenerek Vakko’da çalışabileceğimi söyledi. Kısacası modanın mutfağına Vakko sayesinde girdim” şeklinde konuştu.

Lise son sınıfta iken Beymen’ de çalıştığını da dile getiren Kutoğlu, “ Lise son sınıfta Cem Boyner tarafından Beymen firmasına çağrıldım ve yaklaşık bir sene kadar da burada becerilerimi pekiştirme fırsatı yakaladım. Daha sonra Viyana Üniversitesi İşletme Bölümü öğrencisi olarak Avusturya’ya gittim. Orada da ilk defilemi Viyana Belediye Başkanı’nın desteği ile gerçekleştirdim” dedi.

Modanın ticarete dönüşmesi için işletme bilgisi şart…

Modada yenilikçiliğin önemine de vurgu yapan Kutoğlu, “Modanın bana göre en güzel yanı, 7’den 70’e dünyada ki herkese ulaşabilen ve hayatlarını renklendiren bir sektör olmasıdır. Fakat bu tutkunun ticarete dönüşmesi için muhakkak işletme bilgisiyle birleşmesi lazım. “ ifadelerini kullandı.

Dünyanın en iyi kumaşlarının ve aksesuarlarının sergilendiği Premiere Vision Paris Fuarı’nda çalışacak yaklaşık 200 personele kıyafet hazırladığını da belirten Atıl Kutoğlu, “Koleksiyonlarımın hepsinde kendi çizgime sadık kaldığımı düşünüyorum. Etnik öğeleri, geometrik ve mimari öğelerle birleştirerek tasarımlarıma yön veriyorum. Premiere Vision çalışanlarına yaptığım tasarımlarda da bu doğrultuda hareket ettim. Modanın çok yoğun yaşandığı yıllarda olduğumuzdan dolayı Tekstil sektörünün de hızla ilerlediğini görmek beni oldukça mutlu ediyor” diye konuştu.

Bugünümü, Türk tekstiline borçluyum…

“Türk tekstil sektörünün çalışkanlığı ve üretim gücünü arkamda hissetmesem, Avusturya’da ki modacılar gibi mesleği bırakabilirdim” şeklinde konuşan Kutoğlu, bugün bulunduğu konumu Türk tekstiline borçlu olduğunu vurguladı.

Geçtiğimiz hafta İstanbul Moda Haftası’nda ki koleksiyonunu hazırlarken ‘Doktor Jivago’ filminden esinlendiğini itiraf eden Atıl Kutoğlu, “Modacılar her türlü etkilenime açık insanlardır. Bende koleksiyonumu hazırladığım esnada izlediğim Dr. Jivago filminden etkilendiğimi söyleyebilirim ”dedi.

Önümüzdeki yazın modası  ve trendlerini de açıklayan Kutoğlu, Derinin, etnik desenler ile pantolon, dantel gibi malzemelerin ön plana çıkacağını belirterek, dijital desenlerden uzaklaşılacağını söyledi.